Niçin öğüt vermek gerekiyor?
"Usta yazarların verdiği reçeteler deneyimlerin meyvesidir, ancak deneyim aynı zamanda çok az yanılgı da içerir. Her yazar bu yanılgılardan payını aldığına göre benim deneyimlerimin içerdiği doğru ve yanlışların başkaları tarafından belirleneceğini umuyorum. Charles Baudelaire
Genç bir şaire verilebilecek belli başlı öğütler nelerdir?
"Her şeyden önce sözcüklerle değil nesne ve duygularla yazmasını öneririm. Ayrıca her cümle biçim olarak bir öncekine benzememeli, özgün bir tınıya sahip olmalıdır. Unutmamak gerekir ki fikirlerin içini doldurması için kalıbın hazır olması gerekir. Ancak en önemli nokta şudur. bir yapıt içeriğiyle değil onu çevreleyen unsurlara göre değer kazanır. "Merhebe, iyi akşamlar" gibi sözcüklerin derin bir doğa, toplum,astronomi v.b. felsefesiyle çevrelenmesi gerekir. Bütün önemli yapıtların sırrı budur" Max Jacob
Romancılık mesleğinin getirdiği zorunluklar nelerdir?
"Romancı olmak yalnızca yazmayı bilmek demek değildir çünkü demir gibi yetenek de işlendiği sürece gelişir. Ancak demir yoksa istediğiniz kadar örsü dövün yalnızca ses çıkarır, güzel bir demir nesne elde edemezsiniz. Romancının anlatacak konuları, öyküleri, yaşm verecek kişileri, tek kelimeyle okura sunacak bir dünyası olmalıdır. İnsanların bir günden ötekine yazar olacaklarını düşünerek konuya ciddi olmayan bir biçimde yaklaşmaları beni son derece üzüyor.Bu meslekle diğerlri arasındaki fark, yazarlığın tek başına öğrenilecek bir uğraşı olmasıdır. Bernard Clavel
Nasıl giyinmeli?
"Yazı yazarken, rahat olduğu için tulum giymeyi yeğlerim. Tulum çalışmak için son derece pratik bir giysi. Sabah bunu hemen üzerime geçirir, fermuarı çeker ve işe koyulurum... Lire dergisinde gerçekleştirilen bir söyleşiden alıntı, 1979 "Dilbilgisine büyük bir saygı duyduğum için ben yazı yazarken kravat takıyorum. Her zaman derli toplu olmakta yarar var, ne olur ne olmaz..." Angelo Rinaldi
Elle mi yoksa daktiloyla mı yazmak gerekir?
"Çok fazla düzeltme yaptığım için elle yazıyrum. Ayrıca bunları daktiloda yazarken tekrar bir düzeltmeden geçiriyrum. Elle yazdığınız yazıyı makineye aktarırken son derece öznel olan bir metin nesnellik kazanıyor. Daktilonun mekanik harfleri sayesinde metnin ya da kitabın nesnel bir görünüme bürünmesi son derece önemli bir aşama." Roland Barthes
Belli saatlerde mi yazmak gerekiyor?
Her zaman sabah saatlerinde çalışırım çünkü günün erken saatlerinde daha verimli olduğumu hissediyorum. Bana göre işin en zor yanı bir yapıtı yazmaya başlamaktır. Ben her gün öğleden sonra ikiye kadar büromda kalarak çalışıyorum. Mario Vargas Llosa
Fikirler nerede bulunur?
Bazı yazarlar (Zola, Victor Hugo) önemli temaları esin kaynağı olarak kullanırken bazıları (Maupassant) da günlük yaşamın ayrıntılarından yararlanıyorlar. Ben genelde her iki kaynaktan da esinleniyorum. Ayrıntılar öykü için tema ya da "soyut" fikirler de roman yazarken yararlı oluyorlar." Patricia Highsmith Önemli temalardan kaçının. Günlük yaşamın size sunduğu kaynaklardan, üzüntülerinizden, arzularınızdan söz edin. Yaşamınız size çok renksiz gözüküyorsa yaşamınızı değil kendinizi suçlayın çünkü gerçek bir yaratıcı için kısır bir hayat ve ilgisiz kalacağı bir yer söz konusu olamaz. Örneğin bir hapishanede, dış dünyanın her tür devriminden uzak bir mekanda olsaydınız, anılarınızın oluşturduğu o eşsiz hazineye sığınmayacak mıydınız ? İşte, yazarmlığı seçmişseniz bu doğrultuda bir yaşam felsefesine sahip olmalısınız." Rainer Maria Rilke
Roman yazma fikri nasıl doğar?
"Genelde bana esin kaynağı olan bir olay, bir sahnedir. Üstelik bu sahne kitabı yazmamdan önce, yıllar önce kafamda belirir ve romanın özdeğini oluşturur. Bu görüntünün neye dönüşeceği bilinmemekle beraber bir başlangıç noktası oluşturduğu kesinlikle söylenebilir. Hatta en son aşamada bu sahne tanınmaz hale gelecektir. Kişiler, zaman dilimi, mekan..her şey değişecektir. Fikirler, diyaloglar ve kişilerle ilgili ipuçları kafamda belirdikten sonra yazabilecek durumda olduğumu hisseder ve işe koyulurum. Jean Echeno
Nasıl başlamalı?
"Her şeyden önce kafamda, bir kişi ya da bir olayla ilgili bazı düşler oluşur. Daha sonra not alırım. Kişiler sahneye girer çıkar ve yavaş yavaş küçük film kareleri belirir. Böylece kitap üzerinde çalışmaya başlarım. İlk önce öykünün genel bir şemasını oluştururum. Bu şema sonraları defalarca değişmesine rağmen yazma eylemini başlatan bir kıvılcımdır. Daha sonra ara vermeden, üstelik üsluba, tekrarlamalara ve hatta bazen birbiriyle çelişen cümlelere bile dikkat etmeden yazarım. Bu ilk metin bir tür hammadde niteliğindedir. Bu hammeddeyi düzgün bir müsvedde haline getirdikten sonra ki bence bu işin en zor yönüdür - her şey yerli yerine oturur. Artık anlatacağım hikayeyi yerine oturur. Artık anlatacağım hikayeyi yakaladığımdan emin olurum." Mario Vargas Llosa
Konuyu geliştirmeyi bilmek önemli midir ?
"Konuyu geliştirmek anlamak demektir. Geliştirmek...İşte, her şeyin özü bu sözcükte gizlidir. Bir müzik teması, resimdeki betimlemeler gelişerek anlam kazanırlar. Bitki de tohumun gelişmesidir. Yazarlıkta da paragraf bir düşüncenin, bölüm de paragrafların gelişmesiyle ortaya çıkar. Üzerinde çok düşünülmüş bir fikir 400 sayfalık malzeme demektir" Gallimard
İçgüdülerle yazmak doğru mudur?
"Herhangi bir plan yapmadan, notlar almadan yazarım. Özellikli şair ne yazdığının bilincinde olmadığı için romancıyla karşılaştırıldığında çok daha kurgusuz yazar. Onun sayfalarında her şey belirsizdir, yalnızca şiirdir şairi zorlayan! Ancak belirsizlik güvenilirdir çünkü yaratıcı bir yönü vardır. Belirsizlik, karanlık diğer özelliklere göre çok daha belirleyicidir. Bazen gerçek bir olay uzun yıllar sonra, o zamana kadar saçma olduğu düşünülen bir şiire anlam ve ışık kazandırır. Bu hem Breton'un hem de benim başıma gelmiş olan her şey" Leo Malet
Eğer fikir oluşmuyorsa?
"Yazı yazarken fikirler mutlaka gelir. Her şeyden önce yazmak gerekir." Bernard Frank
Not almak gerekir mi ?
"Bir şey düşünüyorsanız ya da bir şeyi anımsıyorsanız bunu hemen not etmeniz gerekir. Ama düşüncenizi hemen o an not etmelisiniz. Çünkü o düşüncenizi ikinci kez aynı yoğunlukta bulabilmeniz çok zordur." Francis Scott Fitzgerald
Sözcükleri nasıl kullanmak gerekir?
"Sözcükler, toplumda bizi ayıran çukuru aşabilmemiz için duygularımıza bir şans tanır.(...)bir sözcüğü seçmek her şeyden önce en doğrusunu, anlatılmak istenene en uygun olanı almak ama aynı zamanda aynı işlevi üstlenen tanımlar arasında en basit olana öncelik tanımaktır.Özgün olmak adına çok fazla zorlama araştırmalara girişmek ritmi ve yaşamı öldürmekten başka bir işe yaramaz." Bernard Clavel
Soyut mu somut mu?
"Somutlaştırmak! Bu sözcük hakkında düşünün. Soyut kötü ve sıkıcıdır. İnsanların ve nesnelerin söz konusu olduğu somut bir biçem olmalı. Ancak somutlaştırmak demek köylülerden, çarıklardan v.b. şeylerden söz eden popülist şiir demek değil. Somutlaştırmak sesinizi, düşüncelerinizi karnınıza yerleştirerek soylu bir sesle konuşmak anlamına gelir." Max Jacob
Yapıttaki kişilerle özdeşleşmek gerekir mi?
"Yapıtınızdaki kişiler size benzememeli ya da çok az benzemeli. Onlar kendilerine benzemelidirler. Sözcükleriniz de sizlere değil onlara ait olmalıdır. Aynı şekilde, sizin sevdiğiniz nesneleri ya da mekanları değil onların hoşuna giden durum ya da yerleri betimlemelisiniz, Aksi takdirde onlara değil size ait olanları anlatmış olursunuz. Bu nedenle dikkat!" Max Jacob
Belli bir bakış açısına sahip olmak gerekiyor mu?
"Romancının, hikayenin dayandığı bakış açısı ya da bakış açılarıyla ilgili kararı, okurun kitaptaki olaylara ve kahramanlara karşı davranışlarını belirleyeceği için son derece önemlidir.(...) Tabii ki, romancının istediği zaman bakış açısını değiştirmesini engelleyen belli bir kural yoktur. Ancak bu değiştirme işlemi estetikten yoksun, plansız programsız bir şekilde gerçekleştirildiğinde okurların metne katılımı tehlikeye girecektir. David Lodge
İyi bir fikri kullanmak üzere bekletmek gerekir mi?
"Fikrinizi hemen, hiç bekletmeden sonuna kadar kullanın. Ayrıca bildiklerinizi salt kendinize saklamanız yalnızca utanç verici değil aynı zamanda yıkıcıdır da. Bir şeyi özgürce ve bol bol başkalarına sunmadığınızda kaybedersiniz. Bu durumda hazineyi açtığınızda yalnızca küllerle karşılaşırsınız." Annie Dillard
Biçim ve duyarlılık nasıl uzlaştırılabilir?
"Düzensiz olmak için insanın kendisini zorlaması gerekmez, bu son derece kolaydır. Asıl zor olan duyguların, izlenimlerin ve düşüncelerin yarattığı kaosu düzene sokmaktır. Yazmak sözcüklerle müzik yapmak, cümlelerin yapısı, ritmi, birbirleriyle olan bağlantılarıyla ilgili zorunluluklara yanıt vermek demektir. Bana göre yazmak, sözün tınısını bulmaktır. Önemli olan da budur. Sözün tınısı fizyolojik verilere sahiptir ve bunlar göz ardı edilemez. Sözlerimizle soluğumuz aynı uzunlukta olduğu için bazı yapıtlarda çok uzun cümleleri okuduğumda fizyolojik olarak yanlış bir yazıyla karşı karşıya kaldığımı hissediyorum. Söz aynı zamanda düşüncenin doğal işleyişinin çevirisidir. Sonuç olarak, belleğimizle ilintilidir. Birisiyle konuştuğumuzda ancak sekiz, on sözcük aklımızda kalabilir. Onlarca sözcük içeren cümleler oluşturduğumuzda kimse bir şey anlamaz." Charles Juliet
Yazar noktalama kurallarını çiğneyebilir mi?
"Dilbilgisinde her bir noktalama işaretinin bir değeri ve anlamı vardır. Ancak hem şiirde hem de düzyazıda sözcükler kadar işaretler de yazarın yönetimi altındadır. Bu nedenle günlük dilin dışında edebi bir dil olduğu gibi sıradan noktalama işaretlerinin yanı sıra edebiyata özgü noktalama kuralları da vardır. Güçlü bir kişiliğe sahip bir yazar yapıtlarında kendine özgü işaretler kullanacak ve günlük dilbilgisi kurallarından gittikçe uzaklaşacaktır." Valery Larbaud
Yazma eylemine nasıl başlamalı ?
"Genellikle bir bölümü tamamlayana kadar çalışır ve devamını bulduğumda da dururdum. Böylece ertesi gün kaldığım yerden sürdürebileceğimden emin olurdum. Ancak bazen bir hikayeye başlayıp da devamını getiremeyeciğimi anladığımda portakal kabuklarını şömineye atarak yanmalarını seyreder ya da ayağa kalkıp Paris'in damlarına bakarak şöyle düşünürdüm : "Merak etme. Şimdiye kadar hep yazdın ve bundan sonra da yazacaksın. Önemli olan bir tek doğru cümle yazabilmektir. Bildiğin en doğru cümleyi yaz." Sonunda doğru bir cümle yazar ve oradan devam ederdim. Bu kolay bir yöntemdi çünkü her zaman bildiğim, okuduğum ya da duyduğum doğru bir cümle olmuştur." Ernest Hemingway
Önceden bir taslak hazırlamak gerekir mi?
"Nereye gittiğimi bilirim ama nasıl gittiğimden haberim olmaz. bu noktada hayal gücü, raslantılar ve fanteziler devreye girer. Aylar boyunca düşündükten sonra yapıtı yazabilirim. Genelde başlangıçta aşılması gereken belirsizlikler, karanlık bölgeler vardır, her şeyi net bir biçimde görebilmek için bütün şemaları toplarım. Gerekli malzemeye sahip olduktan sonra da araştırmama başlarım. Bulgularım doğrultusunda şemalar da değişikliğe uğrar, gelişir. sonuç olarak, kitapta ne olup bittiğini tam olarak bilemem. Ancak yapıt tamamlandıktan sonra konuyu özetleyebilirim. Kitabı defalarca okuduğum zaman herhangi bir şeyi değiştiremeyeceğimi anladığımda her şey pürüzsüz, yerli yerine oturmuş demektir." Michel Butor "Kitabımın ilk yazarı benim ve bu bana büyük bir zevk verir. Doğan kitap beni alır beraberinde götürür. O anda yeni bir roman yazarım. Beş yüz sayfalık bir yapıt da olsa sanki yeni yazmaya başlıyormuşum gibi bir duyguya kapılırım. Ben kişileri yaratırım, kişiler de romanı. Benim çalışma yöntemim budur." Julien Green
Kişi adları nasıl seçilir?
"Romancılar genellikle adları nasıl seçtikleri üzerine pek açıklama yapmamışlardır. Ben ayakkabı dener gibi ad denerim ve birdenbire yarattığım kişiye uygun bir ad bulurum. O anda da kişiden hoşlandığımı hissederim." Jacques Laurent
Bir fikrin geliştirilmeye değer olduğu nasıl anlaşılabilir ?
" Fikir tomurcukları değerli ya da değersiz, basit ya da karmaşık, değişken ya da sabit olsun, önemli olan ortaya çıktığında onları tanıyabilmektir. Düşüncelerim bende, iyi bir şiirin ya da bir şiirdeki basit bir düzenin uyandırdığı heyacana benzer duygulara yol açıyorsa önem kazanır. Zaten içi boş olan fikirler bir süre sonra aklınızdan uçup gittiği için gelişemez." Patricia Highsmith
Başka meslekleri olan insanlar yazı yazmaya nasıl zaman ayırabilirler?
"Günde sekiz saat çalıştıktan sonra bir roman yazmak için gerekli zaman ve enerjiyi nasıl bulabilirsiniz? (...) Başka bir mesleğiniz varsa, gün içinde ya da hafta sonunda yalnızca kendinize ait olan ve hiçbir şeyin müdahale edemeyeceği belli bir süreyi kendinize ayırmalısınız. Örneğin, haftanın beş günü akşamları iki ya da üç saat ya da cumartesileri sekiz saat ayırmak yeterli olabilir. Ancak en önemlisi yaptığınız işten gurur duymanızdır. Eğer çalışmanızın sık sık kesilmesine izin veriyor ya da davetleri kabul ediyorsanız, bu duygu yavaş yavaş yok olacaktır." Patricia Highsmith
Anlatım biçiminde değişikliklere izin verilebilir mi?
"Çok hoş bir biçeme sahip olsanız bile tek düzelik sıkıntı yaratır. Değişiklik olmadan güzellik de olmaz. her zaman sevecen ve hoş olmak da sıkar. Beni eleştirsinler ama okusunlar da aynı zamanda ." Voltaire
Sorunlarla karşılaşıldığında ne yapmalı?
Sizi tatmin eden br biçem geliştirememişseniz daha ilk sayfadan sorunlar başlayabilir. Değişik türlerde engeller önünüze çıkabilir. Düşük cümle gibi küçük sorunlar hemen giderilebilir fakat içinden çıkılamaz durumlar söz konusu olduğunda eliniz kolunuz bağlanır, kapana kısıldığınızı hissedersiniz. Bunun ilacı belki de yazı yazmaya başlamadan önceki fikrinize dönüş yapmaktır. Kendinize şu soruyu sorabilirziniz :"Ne ortaya koymayı amaçlıyorum?" (...) Yaratmak istediğiniz etkiyi düşündüğünüzde belki de birden bire çözüme ulaşacaksınız." Patricia Highsmith
Yazarlık yeteneğinden nasıl emin olunur?
"Dizelerinizin iyi olduğunu başka yazarlara sorar, yazılarınızı dergilere gönderir, başka şiirlerle karşılaştırırsanız. Ve ilk denemelerinizde de olumsuz yanıt aldığınızda panik olursunuz. Madem ki sizlere öğüt vermemi istiyorsunuz, o halde tüm bunlardan vazgeçmenizi öneririm. Gözlerinizi dışarıya çeviriyorsunuz ve bu da kaçınılması gereken bir durum. Kimse size yardım edemez, öğüt veremez. Sizin dinlemeniz gereken tek ses içinizdeki sestir. Kendi içinize girin ve sizi yazmaya iten nedenleri sorgulayın. Bu nedenlerin köklerinin kalbinizde olup olmadığını araştırın ve kendinize samimi bir biçimde şunu sorun. Yazı yazmanızın yasaklanması sizin için ölüm anlamına mı gelirdi?" Rainer Maria Rilke
Bir şiir herhangi bir zamanda herhangi bir yerde yazılabilir mi?
"Şiir yazmaya gereksinim duyulması fiziksel bir olgudur. Herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde böyle bir istek içimde uyanabilir. Uyanırken, kafedeyken, yalnızken ya da metrodayken... Düşünürüm ve arkadan sözcükler gelir, ritmler de... bir kağıdın olması yeterlidir. Robert Sabatier 30. Halka açık bir yerde yazmak daha mı kolaydır ? "Her gün Paris'te bistroya giderim. Bu benim için büyük bir mutluluktur. Kendimi yolculuğa çıkmış gibi hissederim. Evinizdeyken yazı dışında her şeyle uğraşırsınız oysa bistrodayken yalnızsınız. Sizi rahatsız edecek hiç kimse yoktur." Nathalie Sarraute